Sayfalar

Bir takım işler

22 Mayıs 2009 Cuma

İnsan türleri

insan türleri

1: Dedikodularla yaşayanlar. Dedikodu edebilme yetileri onları diğerleri ile ilişkide tutar. Risk ve yayılabilirlik dedikodu kalitesini arttırır. Bu risk dedikodu yapana değil, hakkında konuşulana ait bir risktir. Dedikodu hep de, eh artık söylemek zorundayım, noktasında ifşa edilir. Dedikodu ile yaşayan (diyn) bir başka diyn'e bu paylaşımla başlayan bir birliktelik sunar.

Diynlerin birliktelikleri her zaman bozulur: İşin başında bir ihanet olduğu için, kurulan ilişki başından pistir. Genellikle hoş bir sohbet gibi görünen şeytani bir anlaşmadır. Her diyn yaşadığının bir pislik olduğunun bilinciyle özünde kendinden tiksinir; bulunduğu yerden nefret eder; neden orada olduğunu açıklayamadığı için de daha yüksek dozda dedikodu alıp verebileceği bir ortamı yaratana kadar da pisliği büyütür. Özünde ruhu kirlendiği için yarattığı söz ya da söylem de sonuna kadar pistir. Genellikle yıkıma kadar da gittikçe çürüyüp, kokuşarak sürer. En berbat anda bile diyn'in "burada olanlardan tiksiniyorum, artık kendimden de tiksindim, ama bunu söylemek zorundayım" diyeceği bir an vardır.

Diyn'ler her ortamın iç düşmanıdır. Bulundukları ortamdan hızla uzaklaştırılmaları gerekir. Diynler etraflarındaki potansiyel sahibi bireyleri çok kolay bulur. Birbirlerini kolayca zehirleyip, radyoaktif alanlarına yeni bireyler almak için çabalarlar. Çünkü sessizlik onları korkutur. Sessizce işini yapan insanlardan nefret ederler: Genellikle hedefleri de onlar olur.

İşin en kötü yanı, diynlerin gerçek bir amacı yoktur. Onlar farkında olmadan, çoğunlukla amaçsızca dedikodu yaparlar. Dedikodu onların amacıdır. Çünkü onlar diyndir. Ama bu şuursuzlukları onları zamanla herhangi bir şeye karşı olma noktasına getirir. O şeyin o kadar çok dedikodusunu yapmışlardır ki ona karşı olmaktan başka çareleri kalmamıştır.

Dedikodu bozucudur. Çürütücüdür. Kirleticidir.

Diynleri sessizliğinizle boğun. Yanıt vermeyin, onunla ilgilenmeyin. Arkadaşlarınıza da bunu salık verin. Hep birlikte sessiz kalırsanız zamanla uzaklaşacaktır.

Ya da en güzeli, bir temiz sopa çekin. Güzelce dövün. Ağzını yüzünü kırın. Sonra da yüzüne onun şerefsiz olduğunu, ruhunun beş para etmez olduğunu haykırın. Ve kovun.

Siz bilirsiniz. İkisinin ortası da bulunabilir.

Hiç yorum yok: